YENİ DAMASKUS  (31466 defa okundu)

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
YENİ DAMASKUS
« : 18 Temmuz 2009, 21:28:10 »
arkadaşlar sizlerle yeni uretim şam celigi bıcak-pala yı paylaşmak isterim.
 W2-D2- karbon çeliği 500 kat.
sap maun
balçak pirinç

begeninize sunuyorum

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #1 : 18 Temmuz 2009, 21:30:21 »
detay resimlerde katmanları görebilirsiniz. bir yüzündeki desen ise sıcak kaynak yaptıgım son katmanın ızı....

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #2 : 18 Temmuz 2009, 21:33:10 »
damas, su üstündeki hareler demek. pek çok saat calışma ter, emek, pek çok başarısz deneme....

Kayahan Horoz

  • Moderatör
  • Üye
  • *****
  • İleti: 228
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #3 : 20 Temmuz 2009, 11:38:17 »
Elinize sağlık Durukan Bey.  Bıçağın yüzeyinde görülen desensiz "adacıklar" bahsettiğiniz sıcak kaynak yapılan son katmandan mı kaynaklanıyor?  Eğer öyleyse, böyle bir son katmana neden ihtiyaç duydunuz?

"Damas" sözcüğünün anlamı konusundaki yazdıklarınızın yanlış anlaşılmalara neden olmaması için bir noktayı vurgulamak istiyorum:  Şam kentinin Arapça adı olan "Dmaşk" sözcüğünün, kentin kurucusu olduğuna inanılan ve Nuh peygamberin torununun torunu olan Dmaşk'tan geldiğini söyleyenler olduğu gibi, "hızlı giden deve" anlamında ve kentin kuruluşu sırasındaki çabukluğa atfen konduğuna inananlar da bulunmaktadır.  Her halükarda, "Damascus" bu kente Batılılar'ın verdiği isimdir ve Roma İmparatorluğu döneminde kentin "Dumuskus" (=çift misk) olan adından türemiştir.

Bence bizlerin bu tekniği adlandırmak için İngilizce "damascus" sözcüğü yerine, Osmanlı döneminde kullanılan "dımışki"yi, yahut Türkçe tercümesi olan "Şam işi"ni kullanması daha doğru olur.  Daha "teknik" bir isimlendirme için benim "yoğruk örüntülü" ifadesini kullandığımı hatırlarsınız.  Genel kullanıma yönelik olarak Türkçe bir terminoloji oluşturma konusunda daha önce de yazışmıştık, bence bu konuyu öncelikli olarak gündemimize almalıyız.   ;)

Ufuk Özgöz

  • Üye
  • *
  • İleti: 1
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #4 : 20 Temmuz 2009, 17:54:56 »
eline sağlık duru

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #5 : 20 Temmuz 2009, 21:31:15 »
damascus kelimesinin kokeni hakkında tam emin olabilirmiyiz bilmiyorum  araplara mı romalılara mı uyacagız ama yeri gelmişken "yogruk örüntülü" kelimeside bana o derecede uzak gelmekte. o yüzden "şam çeliği" belki kullanılabilir. ama gercek şam celigi olmadıgına hepimiz hemfikiriz. peki ne diyecegiz... katlı çelik, katlanmış celik, birleştirilmiş celik, yogruk oruntulu celik... ?

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #6 : 20 Temmuz 2009, 21:34:04 »
eyvallah ufuk abi,

unutmadan kayahan beyin sorusuna geleyim.
o katmanlar çelik balyanın kolay tutulup dövülebilmesi icin sıcak kaynaklanan ince D2 celik kalıntıları. o yüzden bir yüzde var digerinde yok. ...

Gökhan Bakla

  • Üye
  • *
  • İleti: 459
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #7 : 20 Temmuz 2009, 21:42:32 »
işte dımışkı böyle bi şey, insan baktıkça bakası geliyor.
ellerin dert görmesin, umarım en yakın zamanda atölyeni kurup çalışmalara devam edersin.

aslında bir terminoloji oluşturmak şart, yanlız şöyle bir sorun seziyorum. biz dımışkı diycez, diğeri damascus, diğeri başka bir şey. bu genel anlamda bir çelişki yaratmaz mı sizce ?
Yeniliğin en iyisi, çoğu zaman unuttuğumuz geçmişimizdedir.

http://gokhanbakla.blogspot.com/

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #8 : 20 Temmuz 2009, 22:40:20 »
Durukan bey elinize sağlık. Hakikaten güzel bir eser olmuş.

Diğer hususta ise: Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Biz Türkler zaten bin yıldır bu çeliğe şam çeliği veya dımışki diyoruz. Hatta yabancıların "damascus" demesi bile bizden öğrenip kendilerine çevirmeleridir. Bu durumda yeniden isim aramak kulağını tersten göstermek gibi olacaktır bence.

Yani kısaca bizim kültürümüzün bin yıllarda içinde oluşmuş zengin bir kılıç yapıcılığı terminolojisi zaten mevcut olduğunu düşünüyorum. Yapmamız gereken baştan yaratmak değil, zaten var olanı ortaya çıkarmak ve yaygınlaştırmaktır; aynı geleneksel kılıç yapıcılığı tekniklerimizde ve geleneksel savaş sanatımızda da olduğu gibi. ;)
« Son Düzenleme: 21 Temmuz 2009, 13:04:04 Gönderen: Sancar Özer »
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Sefa Çabuk

  • Üye
  • *
  • İleti: 182
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #9 : 04 Ağustos 2009, 08:42:33 »
Durukan neler yapmışsın böyle, hayran hayran baktım, herşeyiyle çok güzel olmuş ellerin dert görmesin.

Emre Kipmen

  • Moderatör
  • Üye
  • *****
  • İleti: 456
    • Bıçak Albümüm:
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #10 : 08 Eylül 2009, 05:35:25 »
İnanamadım, Anadolu'muzda yeniden damakus (dımışki, lamine çelik, şam işi, herneyse) bıçaklar yapılıyor. Çok mutlu ettiniz beni, ben de istanbul'da ünlü yatağanlarımızı topkapı sarayınsa seyre dalıp o meşhur Türk Burgusu (turkish twist) çelik harelerine bakıp bakıp artık bu sanatın tamamen öldüğünü düşünerek üzülüyordum. Elleriniz dert görmesin. Elimde Hirosoulas'ın genel olarak bıçak ve damaskus yapımının temelini anlatan bir kitap var. Ayrıca detaylı olarak bazı ünlü damaskus motiflerinin nasıl elde edileceği konusunda bol çizim de içeriyor. Kitabın fotokopisini yollayabilirim isterseniz...

Bu arada terminoloji konusu: Damaskus aslında Şam'dan türemediği bilinmesine rağmen dünya çapında kanıksanmış bir terimdir. Bazı avrupalı ve amerikalı ustalar damaskus yerine lamine çelik (laminated steel) terimini kullanmayı uygun görüyorlar. Ancak her ne olursa olsun "dımışk" terimi kulağa hiç hoş gelmiyor ve anlaşılabilir değil.

Bunun gibi, bıçaklarda kabza malzemesini koruyan ancak eli koruma amacı gütmeyen metal parçaya (ingilizce "bolster" tercümesi "yastık") ne isim veriliyor Türkçemizde merak ediyorum???
« Son Düzenleme: 08 Eylül 2009, 05:45:40 Gönderen: Emre Kipmen »

Kayahan Horoz

  • Moderatör
  • Üye
  • *****
  • İleti: 228
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #11 : 08 Eylül 2009, 11:31:35 »
Aramıza hoşgeldiniz Emre Bey.

Çalışmalarınızdan çok güzel örnekler verdiğiniz önceki mesajınızdan bir arkeolog olduğunuzu okumuştum ya, "dımışki" sözcüğü ile ilgili yorumunuz belki de bu nedenle bu kadar şaşırttı beni.

Tekrara düşmek pahasına ve inatla bir kez daha yazacağım:

- "Damaskus" diye bir sözcük olmadığı gibi, okunduğu şekilde yazarak da bir sözcüğü Türkçe'ye kazandıramayız.

- "Damascus" İngilizce "Şam" demektir.  İngilizce'de bu çeliğin tam adı "Damascus steel", yani "Şam çeliği"dir.

- "Dımışki" Arapça kökenlidir, "Şam'lı" demektir ve Osmanlı döneminde bir çelik türünün adı olarak kullanılmıştır.

- Tarihsel olarak, İngilizce'deki "Damascus steeel" ve Osmanlı'daki "Dımışki" sözcükleri, üretim tekniğini değil, çeliğin desenli görünümünü tanımlar.  Yani, yüzeyinde desenler varsa, farklı çeliklerin katlanıp dövülmesi yöntemiyle elde edilen de, potada eritilerek üretilen de "Damascus steel" ya da "Dımışki" dir.

- Öte yandan, "lamine" sıfatı, çeliğin katmanlardan oluştuğunu ifade eder, ancak bu katmanların yüzeyde görülebilir desenler oluşturması gerekmez.  Bu nedenle, farklı çeliklerin katlanıp dövülmesi yöntemiyle elde edilen yüzeyi desenli çeliğe İngilizce'de "laminated steel" değil, "pattern welded steel" denilmektedir.

- Türkçe'de yerleşik bir karşılığı bulunmayan bu kavram için benim önerim "yoğruk örüntülü çelik"tir.  Olumlu-olumsuz eleştiriler almış, ancak henüz ne bir yerleşiklik edinmiş, ne de bir alternatifi türetilmiştir.


Emre Kipmen

  • Moderatör
  • Üye
  • *****
  • İleti: 456
    • Bıçak Albümüm:
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #12 : 08 Eylül 2009, 12:19:56 »
Kayahan Bey,
Selamlar,
Benim terimlerle ilgili aslında hiçbir alıp veremediğim yok. Ortak dil oluşturmak konusunda kesinlikle haklısınız. Uzun zamandır Türkiye'de boş bırakılmış bir alan olduğundan haliyle çoğu terim geride kalıp dışardan gelen yabancı terimler artık bunların yerini almış. Haliyle benim de kulağıma ters geliyor. Haklısınız aşağıda "laminated steel" demiştim ve yanlış oldu, kesinlikle "pattern weld" terimi "damascus"'tan sonra en çok kulanılan terindir. Maalesef ben özel hayatımda "dımışki" terimini kullanmayı düşünemiyorum, öncelikle kulağıma çok yabancı geliyor. Ancak bu tamamen kişisel fikrim. "Yoğruk örüntülü çelik" terimi ise maalesef doğru ve güzel düşünülmüş olsa bile, sonradan türetilmiş öztürkçe terimler gibi fazla uzun ömürlü olacak gibi görünmüyor bence, okuduktan saniyeler sonra bile terimi tekrar akıldan telaffuz edemiyorum. Atatürk'ün geliştirdiği yeni matematik terimlerini düşününce (üçgen, çap, yarıçap,yeğet vs...) önümüzdeki ortak dil yaratma işinin hiç de kolay bir iş olmadığını hissediyorum. İşin en önemli kısmı akılda kalıcı olması ve insanların kulağına ters gelmemesi...

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #13 : 08 Eylül 2009, 20:59:37 »
Dımışki terim olarak bu topraklarda herhalde Şam yani Dımışk'ta çelik üretildiği günden beri yani binyıllardır kullanılıyor. Damascus ise bizzat dımışki kelimesinin latin imlasına çevrilmiş hali. Literatürde de(bu konuda  literatür varolduğundan beri) "dımışki" kullanılan bir terimdir. Hatta "şam'da üretilmiş" anlamını da aşmış kendi  başına bir anlam içermeye başlamıştır. Öyle ki Osmanlı devrinde dımışki ile çalışan ustalara "dımışkçı", dımışk üretilen yerlere "dımışkhane" denmekteydi. Ama illa kullanılmasın deniyorsa "Şam Çeliği" de gayet kullanışlı ve dahi kullanılan bir terimdir.

Daha evvel de söylediğim gibi Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Demirciliği Demir Çağı'ndan beri başarıyla sürdüren bir toplumuz. Literatürümüz de terminolojimiz de zaten gayet tekamül etmiş ve zengindir. Yapmamız gereken bu terminolojiyi yeniden öğrenmek, yeniden yaratmak değil ;)
« Son Düzenleme: 08 Eylül 2009, 21:54:32 Gönderen: Sancar Özer »
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Eylem Cengiz

  • Üye
  • *
  • İleti: 486
    • Eylem Cengiz - Günlüğüm
Ynt: YENİ DAMASKUS
« Yanıtla #14 : 09 Eylül 2009, 07:59:40 »
Benim gönlüm "Şam çeliği"nden yana.

Bir kullanım bazen tarihte çok yer etmiş olabilir ama bazen tarihe de karışır. Bunu bir kasıt yada tercih olarak demiyorum sadece zaman içinde öyle gelişir. Artık "okçu"lar var, "kemankeş" demiyoruz. Çelik için de "Şam çeliği" demek uygundur. O kaliteye ulaşabilsin ulaşmasın, orada üretilsin üretilmesin...

Bir Türk olarak tamlama eklerini ve kelimeleri Türkçe tercih edeyim.

Zaten 80'lerin başlarında daha Tübitak'ın Bilim ve Teknik'i siyah beyaz iken bu konu "Şam Çeliğinin Sırrı Çözüldü" diye geçmişti.
Eylem Cengiz

"Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır." Bertrand Russel

 

Her Hakkı Saklıdır © 2007-2024 cebehane.com
SMF 2.0.15 | SMF © 2017, Simple Machines
RSS WAP2